"Maçtan önce 1 puan deseler oynamak istemezdim"

Gençlerbirliği Teknik Direktörü Ümit Özat, beraberlikle sonuçlanan Antalyaspor mücadelesine ilişkin, “Maçtan önce 1 puan deseler açıkçası çok da oynamak istemezdim. Neticede iyi bir takıma karşı oynuyoruz” dedi.

Spor Toto Süper Lig 27. hafta müsabakasında Gençlerbirliği sahasında Antalyaspor ile 1-1 berabere kaldı. Maçın ardından basın toplantısında müsabakayı değerlendiren Gençlerbirliği Teknik Direktörü Özat, “Kendi karakterimden başka bir profil de çizmenin bir anlamı yok, daha önce de söyledim. Maçtan önce 1 puan deseler açıkçası çok da oynamak istemezdim yani. Neticede iyi bir takıma karşı oynuyoruz. Bu, Antalyaspor’dan kötü bir takım olduğumuz için değil. Böyle maçlar tam anlamıyla üç neticeli maçlar” diye konuştu.

Rakipleri Antalyaspor’un Rıza Çalımbay’ın göreve geldiği günden beri yükselişe geçtiğini kaydeden Özat, “Oyun iki tarafa da gidip gelebilirdi. Ama özellikle öne geçtikten sonra böyle anormal bir gol yediğiniz zaman demoralize oluyorsunuz. Üstelik oyun 1-0 değil, 2-0 olsa inanın bana böyle bir gol yedikten sonra oyun 2-2’ye de gelebilirdi. Çünkü Antalyaspor da duran toplardan bir iki tane pozisyon yakaladı. Mesela bizim atmış olduğumuz ilk gol organize bir goldü. Ama şöyle baktığınız zaman sonunculuktan gelip, Rıza Hoca’yla yükselişe geçen bir Antalyaspor; Eto’o’su, El Kabir’i giren Danilo, Deniz, oturanı Serdar Özkan yani az bir takım da değil, bu bir gerçek. Kötü bir takım değil, dolayısıyla 5’inciliği de hak ediyorlar” açıklamasını yaptı.

“İÇERİDE DIŞARIDA PUAN ALMAK LAZIM”

Özat, ligin sonuna yaklaşırken içeride ve dışarıda puan almanın önemli olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“İçeride dışarıda puan almak lazım. Şunu ifade ederken; ‘Maçtan önce 1 puan deselerdi kabul ederim’ demek, rakibi büyük görmek ya da kendimizi küçümsemek anlamında değil. Bazı şeyle var antrenör bunları hissedebilir. Ben oyuncularımla bunu yaşıyorum. Özellikle alt taraftaki puan farkı açıldıktan sonraki korkum oyunculara bir rahatlığın yansımasıydı. Sanki bu takımın tek hedefi alt taraftan kurtulmak da, halbuki yukarı gitmek gibi bir hedefimiz de var.”